10 Nisan 2012 Salı

Play-Off öncesi 4 büyükler

Play-Off kararı alınırken, kimse futbolculara fikrini sormadı. Zaten, futbolcuların üyesi olduğu bir sendika da yok, futbolcuları temsilen çıkıp bir açıklama yapsın. Aslında Temmuz'dan beri yaşanan sürecin futbolcuları harekete geçirmesi, böyle bir çatının altında toplaması gerekirdi ancak bu gerçekleşmedi. Her attığı adım olay olan, özellikle Türkiye gibi tansiyonun her daim yüksek olduğu bir ülkede futbol oynayan, 12 ay düz koşu yapmak zorunda olan bu sporcuların haklarını savunması gerek.

Yıllardır, eski teknik adamlar, yardımcı hocalar, kulüp yöneticileri, derbilerin iki hafta önceden yaşanmaya başladığını, söyler durur. Futbolcular bu gerilimi 6 hafta arka arkaya yaşamak zorunda. Play-Off başlarken

Galatasaray 39 -
Fenerbahçe 34 -
Beşiktaş 28 -
Trabzonspor 28 puana sahip.

1. Haftanın da programı şöyle:
Fenerbahçe - Trabzonspor / 15 Nisan 2012 saat 19:00
Beşiktaş - Galatasaray / 14 Nisan 2012 saat 19:00

Tablo böyle. Şimdi teker teker takımlara bakalım:

Beşiktaş: Sezona kaos içinde başlayan, teknik direktörü hapise atılan Beşiktaş, yola Süper Final'e gelene kadar Carvalhal ile devam etti. Şimdiki teknik direktör Tayfur Havutçu'nun hapisten çıkmasıyla ivmesini birden kaybeden Beşiktaş, dışarıya pek belli etmese de, bir yönetim zafiyeti muhakkak ki yaşadı. Üstelik bu yönetim zafiyeti, hem takım içinde, hem de idari anlamda yaşandı. Siyah-Beyazlı takım, son lig maçında Karabükspor'la deplasmanda 1-1 berabere kaldı. Egemen ve Almeida'yı da ilk maç için kart cezaları yüzünden kaybeden takım, Galatasaray karşısına bu iki isimden yoksun çıkacak. Şu anki performansının ne kadar üzerine çıkacağını hiç göstermeyen Beşiktaş'ın, her takım gibi Play-Off'un kaderiyle oynama gücü elbette var.

Fenerbahçe: 3 Temmuz sürecinin "kahraman" takımı, kadrosundan birçok oyuncuyu kaybetmesine rağmen adını Süper Final'e yazdırmayı başardı. 3 Temmuz'dan bugüne kadar gerek medya, gerek taraftar desteğiyle ayakta duran takımın, motivasyonunu koruyup koruyamayacağını göreceğiz. Fenerbahçe'nin herhangi bir saha kapatma veya oyuncu bazında cezası yok. Kesinlikle, Fenerbahçe'nin evinde oynayacağı ilk maç olan Trabzonspor maçı, kalan maçlar açısından çok belirleyici olacaktır.

Galatasaray: Geçen yıl, 14. sıraya kadar gerileyen, moralleri sıfır olan oyunculardan kurulu Galatasaray, sezon başında takımın başına Fatih Terim'i getirmekle ne kadar doğru bir karar verdiğini gösterdi. Lige sendeleyerek başlayan Galatasaray, 4-4-2'ye geçtikten sonra performansını katladı ve normal sezonu şampiyon olarak tamamladı. Kadıköy'de şampiyonluk turunu, "Süper Final" yüzünden atamayan Galatasaray, hafta içinde yaşanan Melo-Riera kavgasıyla birazcık karıştı. Yönetim, bana kalırsa tam bir kriz yönetimi dersi verdi. Hatta yaklaşık 2 saat önce de 2 oyuncunun Terim tarafından affedildiği duyuruldu. Beşiktaş'a karşı cezalı olan tek isim Manisaspor karşısında kırmızı kart gören Emre Çolak. Sarı-Kırmızılı takımda sakat oyuncu yok.

Trabzonspor: İlginç yönetici çıkışları ve taraftarıyla son haftaların gündeminde olan Trabzonspor, Süper Final'e 3. sırada başlayacak. Karadeniz ekibinde şampiyonluk yeminleri ediliyor mu, 6'da 6 sözü veriliyor mu bilinmez ama, Trabzonspor, şampiyonun belirlenmesinde önemli bir rol üstlenecekir. Son Fenerbahçe maçından sonra 2 maç ceza alan Karadeniz ekibi, bu cezaları Beşiktaş ve Galatasaray maçlarında çekecek, Fenerbahçe maçında ise seyircisine kavuşabilecek. Beşiktaş ve Galatasaray maçlarını da kadın ve çocukların izleyebileceklerini de belirtelim.