1 Haziran 2012 Cuma

Burak Yılmaz, 2012

Burak Yılmaz. 2011-2012 futbol sezonu için, en iyi yerliler konuşulsa, ilk üç içinde kesinlikle onun da ismi olur. Aslına bakarsak, Burak Yılmaz başlı başına bir hikayenin kahramanı. Sürgünler, uzun geçen kulübe dönemleri, kendini beğendiremediği teknik adamlar ve kaçırdığı akıl almaz goller. Bunların hiçbiri, bu sezon Burak Yılmaz'ın başarısız olmasına sebep olamadı. Burak, bir çalışmanın ürünü olduğunu zaten geçen sezonki performansıyla ortaya koymuştu. Bu sezon ise, kariyerinin en iyi dönemini geçirdi. Antalyaspor, Beşiktaş, Manisaspor, Fenerbahçe ve kiralık olarak formasını giydiği Eskişehirspor eve en niyahetinde Trabzonspor. Burak Yılmaz'ı, Burak Yılmaz yapan kesinlikle Şenol Güneş'tir. 2 sezondur bir hamur gibi yoğurdu Burak'ı ve bugünlere getirdi...

Forvet oyuncularına baktığımız zaman, genellikle bir oyun karakterleri olduğunu, belirli özellikler taşıdıklarını görürüz. Kimi savaşır, kimi çok kırılgandır ancak çok zekidir kimi takipçiliğiyle ön planladır. Bazıları kafa toplarında çok üstündür. Bazıları iki ayağını da çok iyi kullanır. Bazıları pivot santrafordur. Bazıları pırpırdır. Top ayağına geldiği zaman çok hızlı hareket eder. Bazıları oyunu kenarlara deplase olarak oynar ve daha çok arkadaşlarına pozisyon ayarlar... Örnekler daha çoğalır. Burak'ın ise belirli bir stili yok. Yukarıda saydığımız bütün varyasyonları deneyen ve adeta kendini arayan bir Burak Yılmaz vardı bu sezon aslında. Trabzonspor'un oynadığı geniş alan futbolunun da bu kadar gol atmasında elbet katkısı büyük. Belki önümüzdeki sezon bu kadar gol atamayacak ama en azından bu yıl olduğu kadar adından söz ettirecektir eğer Türkiye Ligi'nde kalırsa.

Burak'ın (ve aslında bütün takımın) en büyük handikapı taraftar. Bu yıl çok gol attı ama taraftarın takım üzerindeki olumsuz etkisi birçok oyuncu gibi onun da üzerinde bir baskı. Camia doğruya kanalize olursa, geçen sene 1 puanla kaçan şampiyonluk bu sene elde edilebilir.